Osman Gazi
Sögüt’te temelleri atılan, altı yüzyıl ve üç kıtada hüküm sürecek olan Osmanlı Devleti’nin kurucusu Osman Gazi, 1326’da Bursa’da gut hastalığından dolayı hayatını kaybetmiş.
Erkek çocukları: Pazarlı Bey, Çoban Bey, Hamid Bey, Orhan Bey, Alaeddin Ali Bey, Melik Bey, Savcı Bey
Kız çocukları: Fatma Hatun

Orhan Gazi
Orhan Gazi, 1281 yılında doğdu. Babası Osman Gazi, annesi Kayı aşiretinin ileri gelenlerinden Ömer Bey’in kızı Mal Hatun. Orhan Gazi, sarı sakallı, uzunca boylu, mavi gözlüymüş. Yumuşak huylu, merhametli, fakir halkı seven, ûlemaya hürmetli, dindar, adalet sahibi, hesabını bilen ve hiçbir zaman telaşa kapılmayan, halka kendisini sevdirmiş bir bey olarak hüküm sürmüş. Sık sık halkın arasına karışır, onları ziyaret etmekten çok hoşlanırmış.
Orhan Gazi, Babası Osman Gazi’nin 1326’da vefatı üzerine beyliğin başına geçmiş. Bizans İmparatoru VI. Yoannis Kantakuzenos’un kızı Teodora ile evlenmiş. Ayrıca, Yarhisar Tekfur’unun kızı Holofira, Bilecik tekfuruyla evlendirilirken, düğünü basıp Holofira’yı esir almış. Daha sonra da Holofira evlenmiş. Müslüman olan Holofira Nilüfer Hatun olarak adını değiştirmiş. Bu evlilikten, ileride Osmanlı Devleti‘nin üçüncü hükümdarı olacak Murad Hüdavendigâr dünyaya gelmiş.
Erkek çocukları: Süleyman Paşa, Murad Hüdavendigâr, İbrahim, Halil, Kasım
Kız çocukları: Fatma Hatun

I. Murad Hüdavendigar
Sultan Birinci Murad, 1326’da, Bursa’da doğmuş. Babası Orhan Gazi, annesi Bizans tekfurlarından Yar Hisar Tekfuru’nun kızı olan Nilüfer Hatun’dur (Holofira).
Başına mevlevî sikkesi üzerine destar sarılı bir başlık giyermiş. Çok sade giyinir ve kırmızı zeminli beyaz elbiseden hoşlanırmış. İlk eğitimini, annesi Nilüfer Hatun’dan almış ve daha sonra tahsilini tamamlamak için Bursa’ya gitmiş. Buradaki Medreselerde ilim ve sanat adamları ile beraber çalışmış.
Sultan Birinci Murad, gayet nazik, sevimli ve çok halim selim bir insandı. Âlim ve sanatkârlara hürmet gösterir, fakirlere ve kimsesizlere şefkatli davranırmış. Dahî bir asker ve devlet adamıymış. “Derviş Gazilerin, Şeyhlerinin, Kralı Murad Gazi” diye anılan Sultan Birinci Murad, bütün hayatı boyunca plânlı ve programlı hareket etmiş.
Sultan Birinci Murad, Bizans Kilisesi’ne göre bir kâfir ve İsa düşmanı olarak görülse de, fethettiği yerlerde yaşayan Hristiyan halka iyi davrandığı için onların sevgisini kazanmış. 1382 yılından itibaren “Murad Hüdavendigâr” diye anılan Sultan Birinci Murad, Birinci Kosova Savaşı’ndan sonra savaş alanını gezerken, Sırp Asilzâdesi Milos Obraviç (Sırp Kralı Lazar’ın damadı) tarafından hançerlenerek şehit edilmiş. (1389).
Erkek çocukları: Yakub Çelebi, Yıldırım Bayezid, Savcı Bey ve İbrahim
Kız çocukları: Nefise ve Sultan Hatun

Yıldırım Bayezid
Ortada bir bahanedir sandım.”

I. Mehmed (1413 – 1421)
Sultan Çelebi Mehmed , 1389 yılında Edirne’de doğdu. Babası Yıldırım Bayezid, annesi de Germiyanoğulları’ndan Devlet Hatun’dur. Orta boylu, yuvarlak yüzlü, beyaz tenli, kırmızı yanaklı ve geniş göğüslüydü. Kuvvetli bir vücuda sahipti. Gayet hareketli ve cesurdu. Güreş yapar ve çok kuvvetli yay kirişlerini bile çekebilirdi. Padişahlığı süresince bizzat yirmi dört savaşa katılan Çelebi Mehmed, bu savaşlarda kırka yakın yara aldı. Başında kullanmış olduğu sarık, altın işlemeli kavuğu ile gayet güzel görünürdü. İçi kürklü ve yakası dik olan bir kaftan giyinirdi.
Sultan Çelebi Mehmed Müslümanlara karşı göstermiş olduğu adaleti, aynı zamanda Hristiyan topluluklara karşı da gösterdi. İyi bir idareci ve politikacıydı. Tahsilini Bursa Sarayı’nda tamamladı. Daha sonra babası tarafından Amasya sancak beyliğine tayin edildi ve bu sırada devlet işlerini öğrendi.
Fetret Devri’nden sonra Anadolu’daki beylikleri tekrar bir araya toplamayı başaran Sultan Çelebi Mehmed’e Osmanlı Devleti’nin ikinci kurucusu gözüyle de bakılabilir.
getirilerek Yeşil Türbe’ye defnedildi.

II. Murad (1421 – 1451)
Sultan İkinci Murad, sakin ve huzurlu bir hayat yaşamayı arzu eden, fakat gerektiği takdirde çok hareketli, cesur ve hiçbir şeyden yılmayan bir kişiliğe sahipti. Avrupalılar, Onun, istediği takdirde bütün Avrupa’yı fethedebilecek bir kimse olduğunu kabul etmişlerdir. Otuz yıllık saltanatı süresince, ülkesini çok büyük bir şan ve şerefle idare ederek, emri altında bulunan herkesin sevgisini kazandı. Dindar, âdil ve lütufkâr bir padişahtı. Çocukluğu Amasya’da geçen Sultan İkinci Murad, tahta çıktığında on dokuz yaşındaydı.

Fatih Sultan Mehmed (1451 – 1481)

II. Bayezid (1481 – 1512)

Yavuz Sultan Selim (1512 – 1520)

Kanûnî Sultan Süleyman
Olmaya devlet cihanda, bir nefes sıhhat gibi.
Saltanat dedikleri bir cihan kavgasıdır,
Olmaya baht ü saadet dünyada vahdet gibi”.

Sultan II. Selim (Sarı)
Ateş kesilir geçse saba gülşenimizden”

Sultan III. Murad

Sultan Üçüncü Mehmed

Sultan I. Ahmed (1603 – 1617)
Sultan Birinci Ahmed, Kanûnî Sultan Süleyman’dan sonraki padişahlar içinde devlet işleriyle yoğun şekilde uğraşan ilk padişahtı. Çocuk denecek yaşlarda bile mükemmel kararlar alırdı. Daima ilim ve irfan sahibi büyük kişilerle birlikte olur ve onlara akıl danışırdı.
Kadem-i resmini ol Hazreti Sâh-i Resûlün
Gül-i gülzâri nübüvvet, o kadem sahibidir
Ahmeda durma yüzün sür kademine ol gülün”

Sultan Birinci Mustafa

Sultan Genç Osman
Sultan Genç Osman, on dört yaşında iken, amcası Sultan Birinci Mustafa’nın tahttan indirilmesi üzerine Osmanlı tahtına oturdu. Annesi onun yetişmesi için çok titiz davrandı. Sultan Genç Osman, iyi bir terbiye ve tahsil gördü. Arapça, Farsça, Latince, Yunanca ve İtalyanca gibi doğu ve batı dillerini klasiklerinden tercüme yapabilecek kadar güzel öğrendi. Çok güzel bir yüzü olan Genç Osman; zeki, enerjik, atılgan, cesur ve gözü pek biriydi. Sultan Genç Osman, on dört yaşında iken, amcası Sultan Birinci Mustafa’nın tahttan indirilmesi üzerine Osmanlı tahtına oturdu.
Sultan Genç Osman, Fatih Sultan Mehmed devrine kadar süren geleneğe uyup saray dışından, Şeyhülislam Es‘ad Efendi’nin ve Pertev Paşa’nın kızları ile evlendi. Yavuz Sultan Selim devrinden itibaren şehzade ve padişahlar saray dışından evlenmediği için bu seçim önemli bir değişiklik oldu.
Kendisine planlarını uygulayacak bir sadrazam bulamadı. Tarihte eşine az rastlanır bir şekilde tahttan indirilerek, Yedikule zindanlarında boğularak şehit edilen Sultan Genç Osman, babası Sultan Birinci Ahmed’in Sultanahmed Camii’nin yanındaki türbesine defnedildi.
Tahta çıkar çıkmaz devlet erkânı içindeki üst düzey yetkilileri değiştiren, müderris ve kadıların atanma yetkilerini şeyhülislamdan alan Sultan Genç Osman, çok yenilikçi bir padişahtı.
Erkek çocukları: Ömer, Mustafa
Kız çocuğu: Zeynep Sultan

Sultan IV. Murad (1623 – 1640)

Sultan I. İbrahim (1640 – 1648)
“Elhamdülillah. Ya Rabbi! Benim gibi zaif bir kulunu bu makama lâyık gördün. Saltanat günlerimde milletimi hoş-hâl eyle ve birbirimizden hoşnûd eyle”.
Sultan Birinci İbrahim, tahta çıktığında soyunun tek şehzadesi o kalmıştı. Bu yüzden ilk oğlu Şehzade Mehmed (Sultan Dördüncü Mehmed) doğduğunda ülkede şenlikler düzenlendi (2 Ocak 1642).
Saltanatı sırasında, annesi Kösem Sultan’ın etkisinde çok kaldı. Sekiz yıl dokuz ay padişahlık yaptıktan sonra, 18 Ağustos 1648 tarihinde, boğularak öldürüldü.

Sultan IV. Mehmed (1648 – 1687)

Sultan II. Süleyman (1687 – 1691)

Sultan II. Ahmed (1691 – 1695)

Sultan II. Mustafa (1695 – 1703)
Erkek çocukları: Birinci Mahmud, Üçüncü Osman, Küçük Ahmed, Hüseyin, Selim, Mehmed, Murad, Osman

Sultan III. Ahmed (1703 – 1730)
kalan Sultan Üçüncü Ahmed, çıkan Patrona Halil İsyanı sonunda, 1 Ekim 1730 tarihinde
padişahlıktan çekildi.

Sultan I. Mahmud (1730 – 1754)

Sultan III. Osman (1754 – 1757)

Sultan III. Mustafa (1757 – 1774)

Sultan I. Abdülhamid (1774 – 1789)

Sultan III. Selim (1789 – 1807)

Sultan IV. Mustafa (1807 – 1808)

Sultan II. Mahmud (1808 – 1839)

Sultan Abdülmecid (1839 – 1861)

Sultan Abdülaziz (1861 – 1876)

Sultan V. Murad

Sultan II. Abdülhamid (1876 – 1909)

Sultan Mehmed Reşad (1909 – 1918)

Sultan Mehmed Vahdeddin (1918 – 1922)
